1. Fakülte Hakkında Genel Bilgiler
Erciyes Üniversitesi Diş Hekimliği fakültesi 16.01.2001 tarihinde kurulmuş olup çoğu anabilim dallarında öğretim üye ve görevlileri ile araştırma görevlileri atanmıştır. Yeterli klinik, laboratuar ve idari ve yardımcı personel oluşturulmuştur. 2005-2006 öğretim yılında eğitim-ögretim fiilen başlamıştır. Klinik ve laboratuar koşulları oluşturulmuş hasta muayene ve tedavileri yapılmaktadır.
2. Ortodontik Tedavi Nedir?
Dişhekimliğinin bir uzmanlık dalı olan ortodonti, diş, çene ve yüz kompleksini normal yapı ve gelişim, anomaliler ve anomalilerin tedavisi yönünden ele alan bilim dalıdır. Önceleri estetik amaçla işe başlanmış zaman içerisinde sınırları genişletilip, bugünkü konumuna ulaşılmıştır. Günümüzde ortodontinin hitap ettiği kitle oldukça genişlemiş ve uygulama alanı da aynı oranda artmıştır. Son yıllarda yapılan araştırmaların sonuçlarına göre tüm dünyada koruyucu dişhekimliğinin önem kazanması, daha bilinçli bir kitle yaratmış ve diş çürüğü vakalarında gözle görülür bir azalma meydana gelmiştir, buna bağlı olarak da kalıtım, gelişim yetersizlikleri, çeşitli yanlış alışkanlıklar (parmak emme, uzun süre yalancı meme ve biberon kullanma, dudak ısırma) gibi faktörler sebebiyle oluşan rahatsızlıklar sonucu ortodontiye duyulan ilgi de artmıştır.
3. Ortodontinin sınırları nedir?
Süt dişlenme dönemi olarak adlandırılan okul öncesi yıllarda parmak emme, dudak yeme, ağza yabancı cisim sokma gibi alışkanlıklara bağlı olarak ortaya çıkan sorunların mümkün olduğu kadar azaltılmasına yönelik uygulamalardır. Bu alışkanlıklar süt dişlenme döneminde ortadan kaldırılırsa iskelet yapıda kalıcı bir bozukluk oluşmadan iyileşme sağlanır. Bunun için de birtakım ağız içi veya ağız dışı aygıtlardan yararlanılır. Karışık dişlenme dönemi ilkokul çağı çocuklarını kapsar, ağızda hem daimi hem de süt dişlerinin bulunduğu dönemdir. bu dönemde zamanından önce veya sonra süt dişlerinin kaybedilmesi alttan gelen daimi dişlere rehberlik edememesi sonucunda birtakım yer darlığı problemleri oluşabilir. Oluşan çapraşıklığın giderilmesi ortodontinin ilgi alanına girer. Yine bu dönemde başlayıp ergenlik çağının sonuna kadar devam eden çeneler arası uyumsuzlukların giderilmesi de ortodontinin konusudur. Daimi dişlenme döneminde diş dizlerindeki bozukluklar diş çekimi yapılarak veya yapılmadan sabit ya da hareketli aygıtlarla düzeltilebilir. Dişeti hastalıklarına bağlı olarak meydana gelen diş düzensizlikleri veya diş kaybına bağlı olarak meydana gelen düzensizliklerin tedavileri de ortodontinin konusudur.
4. Ortodonti hangi yaş guruplarında uygulanabilir?
Dişsel düzeltmelerde yaş sorun değildir. Hasta kaç yaşında olursa olsun tedavi mümkündür. Eğer bireyin kemik yapısında bir düzensizlik söz konusu ise (iskeletsel) yaş önemlidir. Bu durumda fonksiyonel tedaviye gereksinim vardır ki bu tedavi de ergenlik çağına kadar olan sürede yapılır. Ortalama tedavi süresi 24 ay olmasına rağmen kişiden kişiye değişir. Yetişkinlerin tedavisi çocuklarınkine oranla biraz daha uzun sürer.
5. Ortodontiste gitmek için en iyi zaman nedir?
Çocuklarda ilk dişlerin (süt dişleri) konumları hakkında çok fazla endişelenmeye gerek yoktur. Bu dişler arasında bulunan boşluklar, doğal gelişim göstergesidir. Erişkinlerin dişlerindeki gibi sıkı temaslar ileride meydana gelebilecek yer darlığı ve dolayısıyla dişlerde çapraşıklığın göstergesi olabilir. Daimi dişler 6-7 yaşlarında sürmeye başlarlar ancak 7-9 yaşları arasında, kesici dişler sürene dek pek fazla problem gözlenmez. Ancak süt dişlerinin tümü daimileriyle yer değişene dek yerinde tutulmalıdır. Aile hekiminiz sizi erken yaşta bir ortodontiste yönlendirse dahi bu her zaman tedavinin çok erken başlatılacağı anlamına gelmez. Çoğu dikkatli dişhekimi potansiyel bir problemin kontrol atında olduğu ve en uygun tedavi zamanının geçmediğinden emin olmak ister. Çocuklarda çenesel problemlere erken yaşlarda müdahale etmek gerekirken, sadece dişlerin düzensizlik gösterdiği durumlarda tedavi için zaman vardır. Erişkin hastaların da dişleri hareket ettirilebilir yani bu tür tedaviler için zaman aşılması söz konusu değildir. Artan yaşın tedavi süresini uzatması ve tedaviyi biraz zorlaştırması mümkün olabilir. Yine de yaş faktörü dişlerin destek dokularının sağlıklı olması kadar önemli değildir.
6. Yetişkinlere de ortodontik tedavi yapılabilir mi?
Evet. Gelişen teknoloji, çocukken yapılamayan ortodontik tedaviyi yetişkinlikte mümkün kılmakta; kendi düzgün dişleri ile gülümsemesi kişileri daha mutlu etmektedir. Aslında dişleri ilgilendiren tedaviler hemen her yaşta yapılabilir; yeter ki dişler ve diş çevresi dokular sağlıklı olsun. Fakat çene kemiklerini ilgilendiren anomaliler ileri yaşlarda ancak ameliyatla düzeltilir.
7. Çene ortopedisi ne anlama gelir?
“Çene ortopedisi” çenelerin yüze veya birbirine göre bozulan ilişkilerini özel araçlarla düzeltmeyi amaç edinen bir ortodonti alanıdır. Mesela alt çene ileriliği, alt çenenin geride olması veya üst ileri itim küçük yaşlarda “ortopedik tedavi” ile düzeltilebilir. Yalnız dişlerin düzeltilmesi ise “ortodontik tedavi” ile elde edilir; fakat çoğu zaman ortopedik tedavi ve ortodontik tedavi birlikte yürütülür.
8. Ortognatik cerrahi nedir?
Ortodontik veya ortopedik tedavi ile dişlerin düzgün sıralanması gerçekleştirilebilir. Çeneler arası ilişkiler de bir sınıra kadar düzeltilebilir. Fakat bazı vakalarda ortodontik tedavi yetersiz kalır. Böyle durumlarda bir çene-yüz cerrahı ortodontistle birlikte çalışarak ağır bir anomaliyi cerrahi metotla düzeltebilir. Çok kısa sürede elde edilen estetik sonuç başarılı olmakta ve günümüzde ortognatik cerrahi tedavi gittikçe yaygınlaşmaktadır.
9. Ortodontik tedavi sırasında dişler nasıl hareket eder?
Diş üzerine yay, tel veya özel lastiklerle bir kuvvet uygulanırsa kuvvetin yönünde bir hareket oluşur. Hareket eden dişin önünde geçici bir süre için kemik dokusu yıkımı olur, hareketin aksi yönde ise yeni kemik dokusu yapılır. Böylece yeni yerlerini alan dişler, yeni bir kemik yuvasına da otururlar.
10. Pekiştirme tedavisi nedir?
Ortodontik tedavi yaklaşık 2 yıl sürer. Dişler düzeldikten hemen sonra etrafındaki yapılar (periodonsiyum) dişlerin yeni konumuna uyum sağlayamamıştır. Ayrıca kemik dokusu olgunlaşmamıştır. Bu nedenle apareyler çıkarılırsa dişler eski yerlerine dönebilirler. Bunu önlemek için düzelmiş dişleri yapılacak başka aygıtlarla yerlerinde pekiştirmek gerekir. Tedavinin bu son aşamasına pekiştirme tedavisi denir. Bu dönemde de çocukların dişlerine gereken özeni göstermesi şarttır.
11. Ortodontik aparey nedir?
Aparey “aygıt” anlamına gelir. Ortodontik tedavide kullanılan bütün düzenekler bu adla anılırlar. Apareyler çok çeşitlidir.
a. Bazı apareyler ağızdan çıkarılıp takılabilir. Bunlara “hareketli aparey” denir. Bunların üzerlerine konulan yaylar, vidalar, düzeltilecek dişlere bir kuvvet uygular. Hareketli apareylerin bazıları hem alt hem de üst çeneye oturur ve tek gövdeli (monoblok) olan bu aygıtlarla ortopedik tedaviler yapılır.
b. Bazı aygıtlar dişler üzerine yapıştırılan oluklu bir metal (braket) ile bu oluklu metallere uygulanan tellerden oluşur. Bunlara “sabit aparey” denir. Aparey seçiminde kararı ortodonti uzmanı verir. Kural olarak en kısa zamanda, en etkin tedavi düşünülür. Ayrıca çocuğun tedavi yaptırma isteği, uyumu ve ailenin ekonomik koşulları da aparey seçimini etkiler.
12. Ortodontik tedavide çocukların uyması zorunlu kurallar nelerdir?
Ortodontik tedavide çocukların uyması zorunlu olan kurallar vardır. Anne ve babaların da tedavi süresince çocuklarını dikkatle izlemeleri gerekir. Bu kurallar şunlardır:
1. Ortodontik tedaviye başlamadan önce çürük dişlerin tedavi edilmesi ve diş etinin tam sağlıklı duruma getirilmesi gerekir.
2. Tedaviye başlanınca ortodonti uzmanı, koyduğu tanıya göre çocuğa bir aparey uygular. Bu apareye ve dişlere daha önceki bölümlerde anlatıldığı gibi çok iyi bakılması; dişlerin düzenli fırçalanması şarttır. Hele sabit aygıtlarda dişlerin üzerine yapıştırılan olukların etrafında diş plağı çok çabuk yerleşir. Buna imkan verilmemesi gerekir.
3. Hekim tedaviye başladıktan sonra hastasını ortalama ayda bir görür. Dolayısıyla ortodontik tedavide büyük görev, çocuklara düşer. Bu nedenle dişleri düzeltilecek çocuklarda tedavi isteği olması gerekir. Ailenin zorlaması çoğu zaman olumsuz etki uyandırmaktadır.
4. Hekimin kontroller sırasındaki tavsiyelerine dikkatle uyulmalıdır.
5. Randevular aksatılmamalıdır.
6. Apareylerde kırılma, kopma veya ağıza yapışan düzeneklerde çıkma varsa tedavi kesintiye uğrar. Böyle durumlarda hemen hekime başvurulmalıdır.
7. Pekiştirme tedavisinde bıkkınlık gösterilmemeli; uygulanan aygıt ağıza düzenli takılmalıdır.